Fasyada Terapi Yöntemleri Nelerdir?

Kırışmış bir gömlek nasıl asimetrik ve eğri durursa, fasyanın herhangi bir yerindeki normalden sapma da vücudumuzda içten kırışan gömleğe benzer. Haydi fasyamızı bu yazıda da iyice öğrenip, terapiler ile ütüleme J yollarını bir sonraki yazımızda öğrenmeye devam edelim.

Fasya tensegrity kavramıyla çalışır. Bunu en kısa olarak, bir yapının bütünlüğünü korurken, genişleyebilmesi ve büzülebilmesi ile açıklayabiliriz. (Kaynaktaki linkte videosunu görebilirsiniz)

Fasya Çizgileri kavramı, vücudun nasıl çalıştığını ve işlevselliği arttırmak için tedavinin nasıl optimize edileceğini anlamanın harika bir yoludur. Bu çizgiler Miyofasyal çizgiler olarak da bilinen gücün iletildiği hatlardır. Ana ilke, bireysel olarak kaslar ne yaparlarsa yapsınlar, fasyanın kaslarla birlikte tüm vücuttaki dokuları da etkilemesidir. TomMyers’ın Anatomi Trains kitabı bu konuda mükemmel bir kitaptır.

Fasya çizgileri tek başına değil, organları, kasları ve çizgiye dahil olan diğer dokuları ve parçaları kapsar.

TomMyers’a göre faysa hatları :

Temel hipotezi, kasların, bireysel olarak ne yaparlarsa yapsınlar, Fasya bazlı ara bağlantılar yoluyla tüm vücuttaki dokuları etkilediğidir. Bu ara bağlantılara Fasya çizgileri denebilir. Bunu vücudun bağ dokusu yapılarının parçalanabilir “meridyeneri” takip eder. Hem yüzeysel hem de derin yapılardan oluşurlar.

Bu Fasya hatları stabilite, direnç, güç, esneklik ve her şeyden önce çabasız duruşu oluşturur. Böylece fasya yapıları senkronize olarak çalışır. Sıvı normalitesi, koordine hareket ile tüm vücut parçaları arasında denge sağlanır. Doğrudan teması koruyan (şok emici) bir duruş oluşturur.Vücuttaki tüm dokular(organlar, ligamentler, kaslar,…) doğal olarak Fasya’nın oluşturduğu ağa bağlıdır, fasyadan etkilenirler.

Fasyayı oluşturan maddelerden ve bu maddelerin her türlü dokular arası iletimden sorumlu olduğundan bir önceki yazımızda bahsetmiştik.

Vücudun herhangi bir nedenle, travma veya bloke olan kısımlarında, kasların ve iskelet parçalarının konumunun bozulduğunu kolayca görebiliriz. Bir travmayla hücre dışı matris (bazal lamina) etkilenir ve zarlar birbirine yapışır, bunu da gerginlik olarak hissederiz.

Travmayla fasyada kollajen lifleri fazla birikir, doku daha sert hale gelir, aşırı yüklenmeden ve hareketsizlikten eklem kilitlenir. Bu bölgedeki hücreler için yeterli beslenme ve hidrasyon olamaz, kısır döngü ve hastalık durumu başlar.

Yüzeysel arka fasya hattı

Bu çizgi, arka tarafta kalkan gibi ayağın altından kafatasının üstüne yapışır, ayak parmakları-dizler-kaşlara kadar devam eder. Vücudu dik ve gergin tutar. Bunu da fasya ve etrafındaki dokuların yerçekimine karşı güçlenmesiyle yapar.

Bu çizgi boyunca hassas bir nokta, ayak tabanının altındaki plantarfasyadır. Buradaki problemler üst eklemlere taşındığından ayağın tedavisi çok önemlidir. Her sabah uyandığımızda yere basmamızla veya koşu gibi bir egzersizle aktifleşen ayak tabanındaki fasya, vücuttaki tüm iç sistemi harekete geçirir, uygun denge ve duruşa yardımcı olur.

Yüzeysel ön fasya hattı

Bu çizgi vücudun tüm önünde ayak parmaklarından pelvise (leğen kemiği) ve pelvisden kafatasına. Bu yapının işlevi gövde ve kalçaların fleksiyonunu(öne bükülmesini) sağlamak, dizleri germek ve ayağı yukarı yönde bükmektir.

Burada, vücudun kaplumbağa gibi “kendini koruma” refleksi güçlü olduğu için travmalarda bu ön hatta kilitlenmeler olabilir. Boynun yan tarafındaki kulaklar, ön akslar (Skalen, sternokleidomastoid-SCM kasları), kalçanın ön tarafı gibi önemli parçaların tedavisi yapılmalıdır. Bu çizgi, genellikle öne eğik ve döndürülmüş pelvis (kambur duruş, tek kalçaya oturuş ve duruş) pozisyonlarından negatif etkilenir.

Yan fasya hattı

Yanal çizgi vücudun her iki tarafında, ayağın merkezinde dıştan ve içten, bacağın ve uyluğun dışından uzanır. Omuza doğru zikzak bir desenle gövdeyi geçer ve kulağa yakın yere yapışır.

Çizginin duruş üzerindeki etkisi, ön-arka ve sağ-solu dengelemektir. Bu hat ayrıca diğer yüzeysel hatlardan iletilen kuvvetleri de kontrol eder.

Yanal çizgi, gövdeyi bacaklara göre stabilize etmek için hareket eder ve hareketin koordinasyonuna yardımcı olur. Çizgi bir yan bükme şeklinde hareket eder ve kalçaları kaldırır ve karşı tarafın dönüşlerini ve fleksiyonlarını frenler. Burada, genellikle kalça ve uyluğun dışına uzanan “ilio-tibia bantta” sorunlar meydana gelir. ITB kısa ve sert hale gelirse kalça hareketini olumsuz etkiler. Kalçanın yapması gereken hareket yerine, belin aşırı lateral(yan) hareket etmesine neden olur(yalpalayarak yürümek). Çoğu zaman uyluğun ve kalçanın dış kısmındaki hareket zayıflığı, bacakta uyuşma ve sırt ağrısına neden olabilir. Kronikleşmemesi için edavi edilmelidir.

Spiral faysa hattı

Spiral çizgi, vücudun ortasında önde ve arkada birbirini çaprazlar. Sırttaki omurgadan ve göbeği geçip, göğsün etrafında öne-aşağı doğru gider, kalçaya, oradan da ayağa iner.

Bu çizgi, çift döngü aracılığıyla gövdeyi tüm düzlemlerde dengeler. Ayağı pelvise bağlar ve yürürken diz pozisyonunun düzenlenmesinde önemlidir. Bu çizgi hasarlandığında vücutta rotasyona(dönme haline) ve dengesizliklere neden olur.

Fasya Kol Hatları

Aşağıda dört farklı düzlemden, kolun tüm tarafları boyunca ve elin başparmağına, küçük parmak, avuç içi ve elin arkasına uzanan dört farklı Myofascial meridyen görüyoruz.

Yüzeysel Arka Kol Hattı ve Yüzeysel Ön Kol Hattı

Derin Arka Kol Hattı & Derin Ön Kol Hattı

Kol çizgileri bacaklarda olduğundan daha fazla çapraz yapıya sahiptir. Enine bağlanırlar.

Çünkü insan kolları daha fazla stabilite sunan bacaklara kıyasla yüksek hareket kabiliyetine sahip olacak şekilde üretilmiştir. Bu serbest hareketle başa çıkmak için daha çeşitli çizgiler ve her yönden destek gereklidir. Tüm kol hatları diğer tüm hatlardan farklıdır. Kollarımız ve ellerimizle yaptığımız tüm ileri hareketler gözlerle işbirliği içinde gerçekleştirilir. İtme, çekme, rotasyonlar ve sonsuz hareketler gerçekleştirebilir.

Fonksiyonel çizgiler

Fonksiyonel çizgiler kollar kol hatlarından yayılır. Gövdeyi çaprazlar. Çizgilerden biri önden ve diğeri arkadan geçer, hem ön hem de arka tarafta bir X oluştururlar. Bu grubun üçüncü satırı, omuzdan aynı tarafın dizinin içine doğru uzanan ipsilateral fonksiyonel çizgidir.

Bu hatlar, öncelikle biraz daha stabilizasyon sağlar. Karşı taraftan güç almayı gerektiren sporlarda olduğu gibi aktif egzersiz yoluyla güçlendirilir. Örneğin; Beyzbol atıcısının yerden kuvvet alıp, fırlatma eliyle güçlü bir top atışıdır ya da bir tenis oyuncusunun backhandine çapraz olarak topu iten güçtür.

Bu çizgiler ayakta durma konumunda daha az aktiftir.

Derin ön cephe

Derin ön çizgi, ön düzlemde sağ ve sol yan çizgiler arasında bulunur. Etrafı spiral çizgiler ve fonksiyonel çizgilerle çevrilidir.

Derin cephe çizgisi vücudun Myofascial “çekirdeğini” içerir. Ayak altında derin kökleri vardır. Uyluk arkasından ve diğer dokulardan(Diyaframdan ense köküne) derin geçer. Sinir iletiminde de içerdiği otonom lifler dolayısı ile önemli rolü vardır.

Bu çizgi diğer çizgilere göre daha fazla yer kaplayan üç boyuttadır. Bacaklardaki çoğu kası derin ve çok yönlü sarar. Kalça eklemiyle yakın bir ilişkiye sahiptir. Yürüyüşümüzün ritmini nefes alma ritmimizle senkronize eder. Bu durum koşu için de geçerlidir.

Derin cephe çizgisinin önemli görevleri:

Ayak iç arkını kaydırır

Kalça da dahil olmak üzere bacakların tüm segmentlerini stabilize eder(sabitler).

Beli destekler

Karın ve pelvisin(leğen kemiği) içini sarar ve şekillendirir.

Nefes almak için genişleme ve rahatlama sağlarken göğsü dengeler.

Narin boynu ve ağır kafayı dengeler.

Derin ön hatta fonksiyonun azalması, son zamanlarda meydana gelen yaralanmaların ve kolayca tedavi edilemeyen karmaşık sorunların nedeni olabilir.

Özetle tüm fasyanın işlevleri:

Yapısal bütünlüğü korumak

Destek sağlamak

Koruma sağlamak

Amortisör görevi görmek

Bir savunma sistemi olarak yer almak (bağışıklık sisteminde çok etkilidir)

Fasyada bulunan herhangi bir tıkanıklık veya kısıtlama; yaralanma, cerrahi, zayıf duruş veya stresten kaynaklanan iltihaplanma sonucu olabilir. Fasya tıkanmalar veya kısıtlamalar mevcut olduğunda akışkanlığını kaybeder ve bu, vücuda aşırı baskı uygular.

Fasya kısıtlanmalarının teşhisi için, günümüzde kısıtlıdır, geliştirilebilir. Çok tecrübeli fizyoterapist, osteopat, tıp doktoru veya bu meslekler üzerine psiko-nöro-immünoloji uzmanlığı yapmış kişiler, hasta veya sporcunun fasyasındaki problemi, ağrı, sertlik, fonksiyon kaybı veya bozukluklarını beraber test ederek sorunu tesbit edebilir. Tedavisi günlük hayattaki alternatif tıp yöntemleri ile değil, daha bilinçli ellerde yapılmalıdır ki fasyamıza kalıcı hasar vermeyelim.

Hemen hemen her tür manuel teknik ve terapide başarılı tedavi için bu faysa çizgilerinin derinlemesine anlaşılması şarttır.

Fasyanın dünyadaki tüm tedavi metodlarından bahsedeceğimiz bir sonraki yazımızda görüşmek üzere J

Kaynaklar :

1-) https://www.anatomytrains.com/fascia/tensegrity/

2-) https://www.yogauonline.com/teachers/tom-myers